Meşâyıhtan bazı zatların beyanı vechile; her kim bu salât-ü selâmları günde 1 kere bile okusa, onun işlerine kolaylık, kalbine ferahlık, yoluna nur (ışık), ömrüne bereket, günahlarına mağfiret, sevâbına ziyadelik olur. Bunun vesîlesiyle sınırsız ve hadsiz olarak Allâh-u Teʻâlâ’nın fazlına nâil olur. Bu salavâtı îtikad ederek öğrenene, ona değer verene ve onu öğretene Allâh-u Teʻâlâ öyle bereketler ihsan eder ki, onun sebebiyle uzun süreli ganimetlere nâil olur.
OKUNUŞU:
Essalatu vesselam aleyke ya rasulallâh. Essalatu vesselam aleyke ya efdale halkillâh. Essalatu vesselam aleyke ya kamilennûr. Essalatu vesselam aleyke ya nûran min nûrih. Essalatu vesselam aleyke ya men mevlahullâhu ve cibrîlu ve salihul mü'minin, vel melâiketu ba'de zalike zahîr. Essalatu vesselam aleyke ve alâ âlike ve sahbike salaten tüncîna minessubûr, ve tağmuruna bil mebâhici vel hubûr, daimeten devame vucudillâh, siate fadzlillâhi ve hılmillâh, ve 'ilmillâhi ve afvillâh, ve 'izzillâhi ve vucudillâh, ve zinete lâ ilâhe illallâh Muhammedun rasulullah, ve bismillah, ve mâşâallah, ve subhanallâh, velhamdülillâh, vallâhu ekber, ve lâ havle ve lâ kuvvete illa billâh.
ANLAMI:
Salât-ü selâm Senin üzerine olsun ey Allâh-u Teʻâlâ’nın Elçisi! Salât-ü selâm Senin üzerine olsun ey mahlûkatın en hayırlısı! Salât-ü selâm Senin üzerine olsun ey mükemmel nûr sahibi! Salât-ü selâm Senin üzerine olsun ey Allâh’ın nûrundan yarattığı özel nûr sahibi! Salât-ü selâm Senin üzerine olsun ey O zat ki; dostu Allâh-u Teʻâlâ’dır, Cibrîl (aleyhisselam)’dır, sâlih mü’minlerdir, ardından melekler de zahîr (destekçi)dir. Allâh-u Teʻâlâ’nın varlığının devâmıyla dâim olan, Allâh-u Teʻâlâ’nın lütuflarının, Allâh-u Teʻâlâ’nın hilminin, Allâh-u Teʻâlâ’nın affının, Allâh-u Teʻâlâ’nın izzetinin ve Allâh-u Teʻâlâ’nın varlığının genişliği kadar engin olan, “Lâ ilâhe illallâh Muhammedün Rasûlüllâh” kelimesinin ve “Bismillâh, Mâşâallâh, Subhânellâh, Elhamdülillâh, Allâh-u Ekber ve Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh” zikirlerinin ağırlığı kadar yüce olan bir salât ile salât-ü selâm; Senin, Ehl-i Beytinin ve Ashâbının üzerine olsun. Bu öyle bir salât olsun ki, bizi bütün tehlikelerden kurtarsın ve bizi sürûrlara ve sevinçlere boğsun.
(Teysîr ibni Muhammed, el-Künûzü’l-Muhammediyye, sh:172)